-
1 ağır
I adj1) ( hafif karşıtı) schwer\ağır basmak ( ağırlığı fazla gelmek); Übergewicht haben; ( fig) schwer wiegen, überwiegen, ins Gewicht fallen, zu Buche schlagen\ağır bir hastalık eine schwere Krankheit\ağır çekmek Gewicht haben\ağır gelmek ( gücüne gitmek) kränken; ( yapılması güç gelmek) schwerfallen\ağır su chem schweres Wasser\ağır aksak yürümek/gitmek sich schleppen\ağır hasta/yaralı olmak schwer krank/verletzt sein4) ( bunaltıcı) bedrückend5) ( yavaş) langsam\ağır ol! langsam!6) (\ağırbaşlı) besonnen; ( ciddi) ernst7) ( sindirimi güç) schwer, schwer verdaulich8) ( uyku için) tief9) ( kırıcı) kränkend, verletzend\ağır söylemek verletzende Worte sagenbirinin ağrına gitmek jdn kränkenbir şey ağrına gitmek etwas schwer nehmenbir kulağı \ağır an einem Ohr ist er taub
См. также в других словарях:
hafif gelmek — 1) ağırlığı fazla olmamak Çok hafif geldiği için düvene ağır bir taş oturtmuşlardı. R. Enis 2) mec. önemsiz görmek, değer verilmemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekmek — i, e, er 1) Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı. R. N. Güntekin 2) Taşıtı bir yere bırakmak, koymak 3) Germek İpi çekmek. 4) İçine almak, emmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük